Kişi, istememeyi ister ve aklına-yüreğine söz geçirebilirse
Yani çağın kışkırtıcılığından, albenisinden çekip alabilirse, tamamdır.
Yüreklerin yeniden inşası gerekiyor
Gayretler ve meyiller de hep bu yönde olmalı İnsanın mutlaka bir hedefi olmalı.
Bu dünya olur, din olur vs. Ama olmalı
Hedefi olmayanın, dünyaya mesajı da olmaz
Ot gibi yaşar Ve de kendisine verilen onca ihtişamlı emaneti zayi eder.
Tek renk, tek tip sıkıcıdır
Gökkuşağı gibi olmalı
İçimiz nasıl renkli çok, yaşadığımız mekanlar-insanlar da öyle olmalı .
Orkestra gibi ya da;
Ayrı sesler ve ritmi tutturmak, en güzel türküleri söylemek çağa karşı
"Kovma kapından ne olur"
Duymuşsunuzdur sizler de, bazı yazılarda hatta dua ve ilahilerde Cenab-ı Hakk'a hitaben şöyle derler: "Kovma kapından ne olur"
Bu söylem benim gücüme gidiyor.Gayretullah'a dokunur diye de endişe ediyorum hep
Neden kovsun ki O, kapısına geleni?
Kimi kovmuş ki? Var mı örneği? Yok!
Ama en büyük günahları dahi işlemiş olsa, boyun büküp af dileyenleri kucağına aldığının örnekleri çoktur.
O, Rahman, Rahim, Vedud olandır.İnsanın fikri bile erişemez yüceliğine
O'nun sevgi ve şefkatinin yanında insandaki, okyanuslardan bir damla bile değil
O, Kapısına geleni asla kovmaz, boş çevirmez!
Üstelik -ayetin de işaretiyle- geçmiş günahlarını hasenata çevirir
Kerim O!
Kovan-kovacak olan, nefsini ilah edinen Tanrı özentili insandır ancak. Ve Kovan, kovulmaya layık olandır! Neden? Çünkü "Ben!" diyor Şeytan da öyle demişti ve ebedi kovulanlardan oldu! Çünkü O, "Ben!" diyeni sevmiyor!
"Ben!" diyeni, karşısına dikileni, yaradılmış olduğu halde "İlah" lık taslayanı, boyundan büyük "varlık" iddiasında bulunanı sevmiyor!
"Sen" misin?!
O zaman kovulmuşlardan ol!
Tâ ki boyun büküp kapıma gelesin ve :
"Ben âcizim sen Aziz'sin Ben hata ettim sen Rabb'imsin, bağışlayacak ancak Sen'sin!" diyesin O zaman kucağıma alırım seni
Yoksa, tıpkı geçmişte yaptığım gibi, yarattıklarımdan en hor, en hakir gördüğünle, aklına bile gelmeyecek ufacık bir sebeple seni yere serer, tarihin serlevhalarına sonsuza dek "zelil" olarak yazdırırım!
Ve nitekim öyle olmuştur da, hatırlarsak:
Rabbimiz, kendilerini ilah ilan edenleri, yeryüzü firavunlarını, insanların küçümseyebilecekleri cinsten mahluklarla-sebeplerle yerle bir etmiştir hep!
Mesela Nemrut'un hor-hakir görülen bir sinekle ölümü
Firavun'un hala sergilenen -ayette belirtildiği gibi- cesedi
Yine hicretteki örümcek ağı, güvercinlerin yuva yapması gibi basit sebeplerle O Kureyş'in Ulu(!)larını es geçen, yerle bir eden, tarihe zelil olarak düşüren O değil mi?
İbrettir bunlar.
Kişi "Benim!" dediğinde O'na karşı, ilahlık oynamaya kalktığında, Yaradan onu tahkir eder işte böyle!
Sen de kimsin! En adi gördüğün bir mahlukla-sebeple kahrol!
Ve örnek ol "hisse" alabilen yüreklere çağlarca!
Kovmaz O
Ne yaparsan yap, ne kadar günah çukuruna batmış olursan ol, yeter ki git O'nun kapısına, yeter ki samimi ol Kapılar hep açık.